02 Kas

Görmezden gelemediğim bazı sorular beynimi kemiriyor…

İnsanın yaşadığı şehri evinin bir parçası değil midir? Öyleyse neden bir insan dışarıda yediği yemeğin ambalajını, içtiği içeceğin şişesini, sigarasının izmaritini hiç utanmadan, sıkılmadan yere atar? Bir başka insanın arkasından gelip kendisinin pisliğini temizleyeceğini hiç mi düşünmez ve umursamaz?

Bir taraftan bencilce, sorumsuzca çevreyi kirletenler, diğer taraftan çevre elden gitmesin diye bu sorumsuz insanların pisliklerini temizlemek için ellerinde eldivenler ve çöp torbaları sıcağın altında topladıkları atıkları ayrıştırıp geri dönüşüme kazandırabilmek için mücadele eden duyarlı insanlar.

“Çevreye çöp atan insanlar, çevreyi korumak için canını dişine takanların yaptıkları çalışmaları sosyal medyada izleyince ne hissediyor? Onların aptal olduklarını mı düşünüyor ya da kendileri için çalışan hizmetliler olduklarını mı?

Plastik, cam ve metal gibi atıklar yıllarca doğada parçalanmadan kalıyor, su kaynaklarına, bitki örtüsüne, hayvanlara zarar veriyor. Doğada yok olmak için bir pilin 300 yıla, bir plastik tabağın 100 yıla, metalin yine 100 yıla, bir cam şişenin 4000 yıla  ihtiyacı olduğu aklıma geldiğinde benim içim sızlıyor.

Çevremize geri dönüşüm kültürü kazandırmamız çok kıymetli. Kendimize sıfır atık hedefi koymak için aşağıdaki PDF’in hepimize faydalı olacağını düşünüyorum.

https://www.mfa.gov.tr/site_media/html/sifir-atik/ek-3.pdf

Diğer Yazılar

Yorumlarınız Benim İçin Değerli